Çektiği absürt komedi, dizi ve filmlerde kara mizahı harmanlayan Onur Ünlü genel olarak filmlerinde ölüm, din, aile ilişkileri gibi unsurları komedi ve dramla bağdaştırıyor. Bunların doğrultusunda Türk sinemasında Onur Ünlü Sineması olarak adlandırılan bir tarzı yakalamıştır.

5. Beş Şehir

2009 yapımı olan film, kendine hayran bırakan bir kurguya sahip. Bu filmde kendi aleminde yaşayan 5 karakterin 5 şehir olarak nitelendirildiğini görüyoruz. 5 farklı hayat, 5 faklı alem, 5 farklı dram. Anadolu’dan İstanbul’a polis memuru olarak gelen Aydın’ın büyük şehre tutunma çabası, hastalığıyla baş etmeye çalışan Osman’ın hisleri, Tevfik Öğretmenin vicdanıyla olan mücadelesi, Şevket ve Kedinin şiirsel diyalogları ustalıkla işleniyor. Filmi izlerken sıkılmamız pek de mümkün olmuyor. Birbirinden alakasız hikayeler birleşmeye başlıyor. Ahmet Kaya’nın ‘Beni Vur’ isimli parçasının ustalıkla yerleştirildiği sahne hafızalarımıza kazınıyor.

4. Sen Aydınlatırsın Geceyi

Onur Ünlü’nün yine absürt yapımlarından biri olan film, adını William Shakespeare’in bir şiirinden almıştır. Yapım karanlık atmosferiyle öne çıkarken siyah beyaz olması da bu atmosferi iyi bir şekilde desteklemiştir. Filmde neden Ferdi Tayfur’u sevmemiz gerektiğinin yanında ölememenin aslında bir sorun olduğunu da öğrendik. Fantastik havasının yanında her şeyin normalleştirilmiş bir şekilde önümüzde duruyor olması bizi çelişkiler içinde hapsetmiştir. Filmde Ali Atay, Demet Evgar ve Serkan Keskin gibi oyuncular yer alırken Onur Ünlü, yönetmenliğinin yanında filmin senaryosunu da kendisi kaleme almıştır.

3. Polis

2007 yapımı olan film, Onur Ünlü ’nün ilk uzun metraj filmi olma özelliğini taşıyor. Filmimizin başrollerinde Özgü Namal ve Haluk Bilginer yer alırken oyuncu kadrosunda Sermiyan Midyat, Ragıp Savaş, Emre Karayel ve Murat Cemcir yer alıyor. Film 18. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde ‘en iyi erkek oyuncu’ ödülünün sahibi oluyor.

Bir cinayet masası polisi olan Musa Rami, mesleğinin zirvesinde olduğu günlerde, kendisinden 40 yaş küçük olan üniversite öğrencisi Funda’ya olan aşkıyla savaşırken ünlü mafya ailesi İzmitlilerin Rami ailesine karşı bitmek bilmeyen tehditleriyle de savaşmak zorunda kalır. Tüm bu olaylarla savaşmaya devam ederken doktorundan aldığı hastalık haberi hayatını alt üst eder.

2.Güneşin Oğlu

Sinemamızın en özgün yapımlarından biri olan filmin başrollerinde Haluk Bilginer, Özgü Namal, Bülent Emin Yarar, Köksal Engür ve Hümeyra gibi ünlü isimler yer alıyor ve son dönemin ünlü isimlerinden Ahmet Kural, Serkan Keskin ve Tansu Biçer küçük rolleriyle eşlik ediyor. Göndermelerin ardı arkasının kesilmediği, fantastik sinema ile mizahın müthiş bir şekilde uyum içine girdiği film izleyenlere adeta beyin jimnastiği yaptırıyor.

Emekli bir edebiyat öğretmeni olan Fikri Şemsigil, hayatı boyunca bir mucizeyi beklemektedir. Tüm dünyayı hareket haline getiren güneş tutulması Fikri Şemsigil’e aradığı mucizeyi getirecektir. Tutulmanın ardından Fikri, farklı bedenlere girip çıkan karmaşık olaylara sebep olan güneşin oğlu olacaktır. Lakin güneşin oğlu olmak Fikri’yi pek de tatmin etmeyecektir. Fikri, gün batmadan tüm bu karmaşık olayları çözüp kendi bedenine geri dönmeyi amaçlamaktadır.

1.İtirazım Var

2014 yapımı olan filmin oyuncu kadrosunda Serkan Keskin, Hazal Kaya, Öner Erkan, Osman Sonant gibi oyuncular yer alıyor. Filmde gençliğinde kick box yapmış, saz çalmasını bilen ve antropoloji alanında yüksek lisans yapmış olan imam Selman Bulut’un görev yaptığı camide işlenen cinayet konu alınıyor. İşlenen cinayeti, kızının kaçırılması nedeniyle polis değil Selman çözüyor. Çözmeye çalışırken de maceradan maceraya atlıyor, yapmayacağı şeyleri yapıyor. Meyhaneye giriyor, film boyu kırık bir burunla sokak sokak geziyor. Filmi izlerken Onur Ünlü yapımlarının çoğunda olduğu gibi zaman zaman kahkahalar atıyoruz, çoğu zaman da derin düşüncelere dalıyoruz. Erkan Kolçak Köstendil’i de sokak çetesinin başı Süpermen olarak görüyoruz. Filmimizin yönetmen koltuğunda oturan Onur Ünlü, senaryoyu ise Sırı Süreyya Önder’le beraber yazıyor.

Filmin en unutulmaz sahnelerinden vaaz sahnesi, bizi fazlasıyla etkiliyor.

’” İhtiyaçtan fazla mal haramdır, hırsızlıktır. Altın ve gümüş, yoksullar üzerinde hegemonya kurmak için kullanılıyor. İnfak edilmiyor. Mülkte şirk koşuluyor. Kırkta bir diye bir şey tutturulmuş gidiyor. Komşusu açken tok yatmamak için zengin mahallelerine taşınanlar var. Peki sokaktaki açtan, yoksuldan haberiniz var mı? Bu dinin klasik fıkıh anlayışı, yeryüzünün sokaklarında aç gezen 1 milyar insan için ne diyor? O fıkıh, Ömer’i vuranların, Ebuzer’i çöle gömenlerin, Ali’yi hançerleyenlerin, Hüseyin’i susuz bırakanların, Medine’yi yağmalayarak 900 sahabe kadınına tecavüz edenlerin ve Kabe’yi mancınıkla ateşe verenlerin fıkhıdır. O fıkıhtan bir şey çıkmaz. O, zenginlerin, kodamanların, cariye ve köle sahibi olma peşine düşmüşlerin fıkhıdır. Sultanların, harem ağalarının, zindandan İmam-ı Azam’ın kırbaçtan morarmış cesedini çıkaranların, kırkta bircilerin fıkhıdır! Ebuzer Ğıfari’nin dediği gibi ‘Geceyi aç geçirip de kılıcına davranmayanın aklından şüphe ederim…’”

Ferdi Çelik
Atanamayan Muhabir / Gastronot

Evinizi Kahkahaya Boğacak 5 Unutulmaz Sitcom

önceki yazı

Dave Chappelle ve Kara Mizah (Mizah Irkçı Değildir)

Sonraki Yazı

Yorumlar

Yoruma Kapalı.