mizahgastesi bardak
Derleme

Beyinde “Lavabo Aç” Etkisi Yaratan Yapımlar

Türü ne olursa olsun, güçlü bir önermesi olup da beynimizin daha önce, bilim adamlarının o sinyal dediği şeyin uğramadığı yerleri ansızın ufak bir kıvılcım ile harekete geçiren yapımlar izlemişizdir. Türü fark etmeksizin, bakış açınızı değiştirecek ve size kesinlikle bir şeyler katacağını düşündüğümüz üç yapımı sizlerle paylaşmak istiyoruz.

Godot’yu Beklerken

Yazıldığı ilk zamanlar Fransız halkı tarafından “saçmalık” diye adlandırılan “Godot’yu Beklerken”, kısa bir süre sonra “saçma” yani absürt eser kategorisinde Dünya edebiyatının en önemli eserlerinden biri haline geldi. Ünlü varoluşçu yazar Samuell Beckett tarafından 1949’da yazımına başlanan eserin baş kahramanları Estragon ve Vladimir sürekli aynı yerde, aynı taşın önünde, aynı bodur ağacın önünde buluşur ve Godot’u beklerler. Ancak ne Godot’nun geleceği, ne de bekledikleri yerin doğru olduğu kesindir. Modern dramanın bütün temellerini yıkan bu oyunu izlerken kendinizi sizin Godot’nuzun nerede olduğunu düşünürken bulacak ve bambaşka sorularla yüzleşeceksiniz.

Bir Başkadır

Netflix’in çiçeği burnunda Türk dizisi Bir Başkadır, diğer adıyla “Ethos” izleyicilerde oldukça büyük bir etki yarattı. Yunancası Ethos kelimesi de zaten alışkanlık, örf, adet, gelenek demek. Aynı zamanda dizinin isminin sonuna “benim memleketim” cümlesini de koyarsak her şey yerli yerine oturuyor. Sosyo-ekonomik durumları tamamen farklı olan karakterlerin hayat çizgileri üst üste gelir. Tüm karakterlerin ufak veya büyük bir noktada kesiştiği ve seyirciyi o anda izlediği karakterin bedeninde tek tek bir psikolog koltuğuna oturtan şahane bir yapım. Berkun Oya tarafından kaleme alınan, sade ve çarpıcı bir mini dizi. Alıştığınız İstanbul görüntülerini unutun. Geçişlerde Kız Kulesi yok, Boğaz Köprüsünden time lapse olarak geçen geceden gündüze geçişler yok, surlar veya kapalı çarşının çatısı yok. Burada üst geçitler, köprü altları, kötü yürüme yolları, devlet hastaneleri var…

Idiocracy

Filmin konusu; insanları dondurmak ve bu şekilde onların canlı yapısını koruyarak yıllar sonraya saklayabilme, yani bir tür zaman yolculuğu hakkında. Deneylerin yapıldığı karargâhta işler ters gidiyor ve her şey kontrolden çıkıyor, bu şekilde olaylar başlıyor. Fakat filmin sorusu daha ilginç: Gelecekte insanlık daha mı zeki, yoksa daha mı budala olacak? Daha fazla düşünen, okuyan, bilgili insanların gelecek nesilleri oluşturmasında bu eğitim ve öğretim hayatları veya zekaları dünyanın geleceği için önemli bir detay mı? Harika bir stüdyo ve görsellikle özenerek yapılmış, çok fazla saçma detaya yer veren, aksiyonun ve komedinin hiç eksik olmadığı, aynı zamanda sürekli düşündüren bir yapım.

En İyi 5 Onur Ünlü Filmi

önceki yazı

Bir İstanbul Gerçeği: Ağır Roman Filminden Hafızalara Kazınan 5 Karakter

Sonraki Yazı

Yorumlar

Yoruma Kapalı.