Yeni Sezon Öncesi Tadımlık: Drıve To Survıve 3.Sezon İncelemesi

Tüm motor sporları ve Formula 1 hayranları için yeni sezon bu hafta sonu başlayacak. Onun öncesinde ise en önemli heyecan verici gelişme ise meraklılarının beklediği Formula 1 Drıve To Survıve ’ın 3.sezonunun yayınlanması oldu. Bizler de sizler için 3.sezonu izledik ve yeni sezon öncesi tadımlık bir inceleme yazdık. İyi okumalar.

Beklenti

2020 sezonu, pandemiden dolayı çok büyük takvim değişikliğinin yaşandığı bir sezon oldu. Bunlardan en önemlisi ise, tüm hayranların ve yarışçıların heyecanla beklediği Monako Grand prixi de iptal edilen 13 yarışın en dikkat çekicisiydi. Tabi tüm bunlara rağmen takvime ekstra yarışlar eklendi ve içlerinde İstanbul Park’ın olması tüm ülkece bizleri heyecanlandırdı. Ancak tüm bunlara rağmen 2020 sezonu başladı ve sürprizler de olmadı değil. Nico Hulkenberg, Racing Point takımında Stroll ve Perez’in Covid-19’a yakalanmasından dolayı yerlerini doldurdu, geleceğin Mercedes pilotu olması beklenen Russell, Hamilton’un Covid-19’a yakalanmasından dolayı onun yerine geçmesi büyük heyecan yarattı. Heyecan demişken İstanbul Park’ın 9 yıl aradan sonra tekrar takvime girmesi mi desek? yoksa yarıştaki kıyasıya rekabet mi desek? ya da Hamilton’un galibiyet alarak şampiyonluğunu ülkemizde ilan etmesi mi desek? veya Vettel’in Ferrari ile son podyumuna çıkması mı desek? inanın bilemedik. Tüm bunlar sezon içerisinde seyircide heyecanı hat safhaya çıkardı. Durum böyleyken seyirciler büyük bir merakla 3.sezonu bekledi.

Hayal kırıklıkları

Koskoca 10 bölümlük sezonda, Türkiye Grand prixi 45 saniye yer alması en büyük hayal kırıklığı. Bu sadece bizleri değil tüm dünyadaki hayranları kızdırdı. Bir de dikkat çeken nokta şu; istemsiz olarak 10 bölümü izledikten sonra galiba Mclaren, Renault ve Red Bull ağırlıklı olduğu için acaba Netflix Formula 1 için mi? yoksa bu takımlar için mi var? sorusunu sordurmakta. Her ne kadar iptal edilen yarışlar olsa da 17 yarış izlemiştik. Ama ne hikmetse koskoca Netflix’in ele aldığı yarış sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Görüyoruz ki (İstanbul Gp’de dahil) çoğu yarış, Netflix’in reyting için takım içi ve takımlar arası ilişkileri yansıtmak adına kurban edildi.

Artılar

Bu sezon daha fazla takım içi ve takımlar arası ilişkilerin detaylı bir şekilde incelendiğini görmekteyiz. Ne kadar da pilotların ve yöneticilerin yüzleri gülse de arka tarafta neler olduğunu daha yakından şahitlik ettik. Öyle ki pilotlara ve takımlara bakış açımız değişti. Ayrıca entrikanın sözüm ona sadece saraylarda olmadığını da tecrübe etmiş bulunmaktayız.

Değerlendirme

Sizlerin de motor sporlarına, Formula 1’e ilginiz varsa öncelikle Formula 1 tarihini ve kurallarını okumanızı tavsiye ederiz zira bu belgeselin keyfini çıkartamayabilirsiniz. Sıkı bir takipçiyseniz eğer ve daha önceki 2 sezonu izlemediyseniz 3.sezona başlamayın. Çünkü içerisinde geçmiş sezonlara bolca atıf içermekte. Ayrıca belirtmeden geçmeyelim yeni sezon başlamadan tadımlık olarak birebir bir yapım karşımızda. Emin olun izlemekten pişman olmayacaksınız. Drıve To Survıve incelemesiyle sizlerleydik. Ayrıca ”niçin Formula 1 izlemeliyim?” sorusuna cevap olarak yazdığımız yazımıza da buradan ulaşabilirsiniz.